#Kripto para piyasarındaki değişim ve stratejileri güncel olarak sizler için aktarıyorum. 2022 #kriptoparahaberleri #kriptopara #kriptoparahaberleri #kriptoparahaber #kriptoparadunyasi 3 Kişi Okudu – 0 Kişi Beğendi Sende beğen… Kripto paralar, teknolojideki ilerlemeler ile birlikte ilk ortaya çıktığı günden itibaren hızlı bir şekilde gelişme göstererek işlem görmeye başlamıştır. Matematiksel algoritmalar kullanılarak özel şifreleme mekanizmalarıyla blok zincir (blockchain) olarak adlandırılan sistemler ile üretilen kripto paralar içinde Bitcoin, en yüksek piyasa değerine ve işlem hacmine sahip sanal paradır. Zamanla Bitcoin’e alternatif birçok sanal para da bu sistem içinde yer almaya başlamıştır. Bu çalışmada, son dönemde diğer yatırım araçlarına alternatif olarak görülen kripto paralardan piyasa değeri olarak ilk 30 içinde yer alan ve ilgili dönemde verisine ulaşılabilen 13 kripto para kullanılmıştır. Pozitif ve negatif şokların yaşandığı kazandıran ve kaybettiren dönemlerde bu paralar arasındaki ilişki, Hatemi-J asimetrik nedensellik testiyle incelenmiştir. Bu amaçla, Bitcoin, Ethereum, Ripple, Bitcoin cash, Litecoin, Eos, Binance coin, Stellar, Monero, Dash, Ethereum classic, Neo ve Zcash kripto paralarının 26.7.2017-27.2.2020 tarihleri arasındaki günlük kapanış fiyatları verileri kullanılmıştır. Yapılan analiz sonucunda özellikle kazandıran dönemlerde kişilerin yatırım araçlarını çeşitlendirebildiği; kaybettiren dönemlerde ise daha az riskli olarak görülen kripto paralara yatırım yaptığı gözlenmiştir. Eski çağlardan beri insanlar ihtiyaç duydukları ancak üretemedikleri mal veya hizmetleri elde etmek için farklı yollara başvurmuşlardır. Başlangıçta ihtiyaçların örtüşmesi esasına dayalı olarak kullanılan takas yöntemi, zamanla yerini farklı ödeme şekillerine bırakmıştır. Takas yöntemi takip edilerek altın, gümüş ve bakır gibi değerli madenlerle ödemeler yapıldı. Daha sonra kullanılabilirlik açısından bu değerli metallerin yerini kâğıt para almıştır. Kâğıt para ile ödeme yapmak daha kolay hâle geldi ve bu da insanların ihtiyaçlarını daha hızlı karşılamalarını sağladı. “Para, tüm ekonomik faaliyetlerin ve dolayısıyla insan faaliyetlerinin büyük bir bölümünün merkezindedir. Ticari mübadelelere, sözleşmelere, yatırımlara ve vatandaşlar ile devlet arasındaki ilişkilere müdahale eder. Doğası gereği ticari olmayan aile veya dînî yapılar bile bundan tamamen kaçamaz. Dolayısıyla paranın kontrolü, özünde, toplumun bir biçimde kontrolüdür. Bu, her şeyden önce, ekonominin para politikası tarafından kontrol edilmesidir. Aynı zamanda, daha yakın zamanda, ödemelerin dijitalleştirilmesi ve bankacılık sisteminin elektronik bir “panoptikon[1]“a dönüştürülmesi yoluyla bireylerin kontrolüdür“.[2] 21. yüzyıla gelindiğinde paranın yapısında önemli değişiklikleri ortaya çıkaran kripto para birimleri ön plana çıkmıştır. Bilgi teknolojisinin mümkün kıldığı küresel yapının en verimli çıktılarından biri olan kripto para, paranın tanımını ve yapısını değiştirecek yeni bir olgunun önünü açmıştır. Küresel ölçekte iletişimin bu kadar kolay ve hızlı olduğu bir dönemde, maddi varlıkların dijital olarak transfer edilebilmesi, blockchain teknolojisini ortaya çıkarmış ve bu teknoloji kripto para birimlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Para biriminin rolü göz önüne alındığında, kripto para biriminin mevcut sistem üzerindeki etkisi daha iyi anlaşılabilir. 1980 yılına dayanan kripto para birimleri, bilgi işlem, kriptografi ve ağ oluşturma alanındaki gelişmeler sayesinde 2009 yılında Bitcoin’in yaratılmasıyla yeni bir boyut kazandı. İşleyişi ve yapısı gereği denetlenemeyen, birey üzerindeki devletin otoritesini ve parasal kontrolünü ortadan kaldıran ve herhangi bir hükûmete veya merkez bankasına bağlı olmayan kripto para, mevcut sisteme bir alternatif sunuyor. Sahip olduğu avantajlar ve riskler göz önüne alındığında, yeni bir jeopolitik araç olma yolundadır. O hâlde makalenin üzerinde durduğu hususlar şunlardır: kripto para birimlerinin bir suç veya özgürlük aracı olup olmadığı sorusuna odaklanmak, kripto para piyasası ve jeopolitik risklerine değinmek. Merkez bankalarının, hükûmetlerin, dev şirketlerin ve bireylerin kripto para birimine karşı tutumları göz önüne alındığında, devletler parasal egemenliklerini kaybetme riskiyle karşı karşıya mıdır? #Kripto para piyasarındaki değişim ve stratejileri güncel olarak sizler için aktarıyorum. #kripto #kriptoparahaber 2022 kriptopara,kripto para,kripto para son dakika,crypto para birimleri,kripto,bitcoin analiz,crypto,merkez bankaları,para,bitcoin,ethereum analiz
#kriptopara #kriptoparahaberleri #kriptoparahaber #kriptoparadunyasi
3 Kişi Okudu – 0 Kişi Beğendi Sende beğen…
Kripto paralar, teknolojideki ilerlemeler ile birlikte ilk ortaya çıktığı günden itibaren hızlı bir şekilde gelişme göstererek işlem görmeye başlamıştır. Matematiksel algoritmalar kullanılarak özel şifreleme mekanizmalarıyla blok zincir (blockchain) olarak adlandırılan sistemler ile üretilen kripto paralar içinde Bitcoin, en yüksek piyasa değerine ve işlem hacmine sahip sanal paradır. Zamanla Bitcoin’e alternatif birçok sanal para da bu sistem içinde yer almaya başlamıştır. Bu çalışmada, son dönemde diğer yatırım araçlarına alternatif olarak görülen kripto paralardan piyasa değeri olarak ilk 30 içinde yer alan ve ilgili dönemde verisine ulaşılabilen 13 kripto para kullanılmıştır. Pozitif ve negatif şokların yaşandığı kazandıran ve kaybettiren dönemlerde bu paralar arasındaki ilişki, Hatemi-J asimetrik nedensellik testiyle incelenmiştir. Bu amaçla, Bitcoin, Ethereum, Ripple, Bitcoin cash, Litecoin, Eos, Binance coin, Stellar, Monero, Dash, Ethereum classic, Neo ve Zcash kripto paralarının 26.7.2017-27.2.2020 tarihleri arasındaki günlük kapanış fiyatları verileri kullanılmıştır. Yapılan analiz sonucunda özellikle kazandıran dönemlerde kişilerin yatırım araçlarını çeşitlendirebildiği; kaybettiren dönemlerde ise daha az riskli olarak görülen kripto paralara yatırım yaptığı gözlenmiştir. Eski çağlardan beri insanlar ihtiyaç duydukları ancak üretemedikleri mal veya hizmetleri elde etmek için farklı yollara başvurmuşlardır. Başlangıçta ihtiyaçların örtüşmesi esasına dayalı olarak kullanılan takas yöntemi, zamanla yerini farklı ödeme şekillerine bırakmıştır. Takas yöntemi takip edilerek altın, gümüş ve bakır gibi değerli madenlerle ödemeler yapıldı. Daha sonra kullanılabilirlik açısından bu değerli metallerin yerini kâğıt para almıştır. Kâğıt para ile ödeme yapmak daha kolay hâle geldi ve bu da insanların ihtiyaçlarını daha hızlı karşılamalarını sağladı. “Para, tüm ekonomik faaliyetlerin ve dolayısıyla insan faaliyetlerinin büyük bir bölümünün merkezindedir. Ticari mübadelelere, sözleşmelere, yatırımlara ve vatandaşlar ile devlet arasındaki ilişkilere müdahale eder. Doğası gereği ticari olmayan aile veya dînî yapılar bile bundan tamamen kaçamaz. Dolayısıyla paranın kontrolü, özünde, toplumun bir biçimde kontrolüdür. Bu, her şeyden önce, ekonominin para politikası tarafından kontrol edilmesidir. Aynı zamanda, daha yakın zamanda, ödemelerin dijitalleştirilmesi ve bankacılık sisteminin elektronik bir “panoptikon[1]“a dönüştürülmesi yoluyla bireylerin kontrolüdür“.[2] 21. yüzyıla gelindiğinde paranın yapısında önemli değişiklikleri ortaya çıkaran kripto para birimleri ön plana çıkmıştır. Bilgi teknolojisinin mümkün kıldığı küresel yapının en verimli çıktılarından biri olan kripto para, paranın tanımını ve yapısını değiştirecek yeni bir olgunun önünü açmıştır. Küresel ölçekte iletişimin bu kadar kolay ve hızlı olduğu bir dönemde, maddi varlıkların dijital olarak transfer edilebilmesi, blockchain teknolojisini ortaya çıkarmış ve bu teknoloji kripto para birimlerinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Para biriminin rolü göz önüne alındığında, kripto para biriminin mevcut sistem üzerindeki etkisi daha iyi anlaşılabilir. 1980 yılına dayanan kripto para birimleri, bilgi işlem, kriptografi ve ağ oluşturma alanındaki gelişmeler sayesinde 2009 yılında Bitcoin’in yaratılmasıyla yeni bir boyut kazandı. İşleyişi ve yapısı gereği denetlenemeyen, birey üzerindeki devletin otoritesini ve parasal kontrolünü ortadan kaldıran ve herhangi bir hükûmete veya merkez bankasına bağlı olmayan kripto para, mevcut sisteme bir alternatif sunuyor. Sahip olduğu avantajlar ve riskler göz önüne alındığında, yeni bir jeopolitik araç olma yolundadır.
O hâlde makalenin üzerinde durduğu hususlar şunlardır: kripto para birimlerinin bir suç veya özgürlük aracı olup olmadığı sorusuna odaklanmak, kripto para piyasası ve jeopolitik risklerine değinmek.
Merkez bankalarının, hükûmetlerin, dev şirketlerin ve bireylerin kripto para birimine karşı tutumları göz önüne alındığında, devletler parasal egemenliklerini kaybetme riskiyle karşı karşıya mıdır?
kriptopara,kripto para,kripto para son dakika,crypto para birimleri,kripto,bitcoin analiz,crypto,merkez bankaları,para,bitcoin,ethereum analiz