#ÜÇ BALIK HİKAYESİ | Hikayeler #hikayeler 2022 #hikayeler #korkuhikayeleri #başarıhikayeleri #hikaye #kısahikayeler #dinihikayeler #anlamlıhikayeler 0 Kişi Okudu – 1 Kişi Beğendi Sende beğen… Bir gölde üç balık yaşıyordu. Birkaç balık avcısı, bu gölün yanından geçerken oradaki balıkları gördüler ve ağ getirmek için gittiler. Balıklardan biri çok akıllı, ikincisi yarı akıllı, üçüncüsü ise akılsız idi. İçlerinden akıllı olanı, balıkçılar daha ağlarını atmadan oradan hemen kaçtı ve zorlu bir yola koyuldu. O yolu, bütün zahmetlerine tahammül ederek aştı ve sonunda denize ulaştı. Kendi kendine dedi ki: “Diğer şu iki gafil balıkla iyi ki fikir alışverişi yapmamışım. Muhakkak bunlar, gücümü gevşetirler ve beni zayıf düşürürlerdi. Onların boğazlarına düşkün olmaları, yem ve yiyecek sevgileri, tembellikleri ve bilgisizlikleri yani gafletleri bana da geçerdi. Biri danışacaksa bir diri ile danışmalı ki kendisini de diriltsin.” O akıllı balık, böyle düşünerek göğsünü ayak edindi de o tehlikeli duraktan nur denizine kadar gitti. Onun hâli, âdeta ardına aslan düşmüş olan bir ceylân gibiydi. Derken balıkçılar ağı getirdiler. Yarım akıllı balık bunu gördü, ağzının tadı kaçtı. Birinci balıkla kaçamadığı için çok üzüldü. Ama üzülmenin faydası yoktu. “Eyvah!” dedi. “Ben fırsatı kaçırdım. Nasıl oldu da akıllı arkadaşa yoldaş olmadım! O, ansızın gidiverdi ama o gidince benim de hızla ardına düşmem gerekirdi. Lâkin şu anda onu düşünmeyi bırakayım da kendi kendime bir çare bulayım. Ben, şimdi kendimi ölü göstereyim! Suyun üstüne çıkayım, karnımı yukarı döndürüp sırtımı suya çevireyim de öyle durayım. Kendimi ölmüş göstererek suya bırakıvereyim; ölümden önce ölmek, azaptan emin olmaktır!” Balık dediği gibi yaptı; sanki ölmüş gibi karnını yukarıya çevirdi. Su, onu bazen aşağıya alıyordu, bazen de yukarıya atıyordu. Tutmak isteyenlerin hepsi de hayıflanıyorlardı. “Yazık!” diyorlardı. “En iyi balık ölmüş!” Usta bir balıkçı onu tuttu. “Tüh, yazıklar olsun; ölmüş!” diye onu gerisin geriye yere itti. Balık, sıçraya sıçraya gitti ve gizlice kendini suya attı. Akılsız balığa gelince, o ise hiçbir çare düşünememişti. Öylece balıkçıları seyrediyordu. Sonunda balıkçılar onun olduğu yere ağ attılar. Ağa takılan balık çırpınıp duruyor ve akılsızlığına üzülüyordu. Fakat onun bu üzüntüsünün kendisine hiçbir yararı olmadı. Balıkçılar onu yakalayıp tavayı hazırlarken o ise akıllı balığa uymadığından ve denize gitmek için gayret etmediğinden dolayı hayıflanıp duruyordu. Kendi kendine: “Buradan kurtulursam bir daha gölde yaşamayıp doğruca denize gideyim.” diyordu. Ama son pişmanlığın ne faydası vardı ki? Mesnevî’den Hikâyeler ÜÇ BALIK HİKAYESİ | Mesnevî’den Hikâyeler | Mevlana Celaleddin Rumi #hikaye #hikayedinle #hikayeler #hikayesaati #sevgihikayeleri #sevgiöyküleri #engüzelhikayeler #duygusalhikayeler #mesnevi #ÜÇ BALIK HİKAYESİ | Hikayeler #hikaye 2022 hikaye,hikayeler,sihirli hikayeler,hikayeler masallar,masal hikayeleri dinle,hikayeleri masal hikayeleri,prens ve prenses hikayeleri
#hikayeler #korkuhikayeleri #başarıhikayeleri #hikaye #kısahikayeler #dinihikayeler #anlamlıhikayeler
0 Kişi Okudu – 1 Kişi Beğendi Sende beğen…
Bir gölde üç balık yaşıyordu. Birkaç balık avcısı, bu gölün yanından geçerken oradaki balıkları gördüler ve ağ getirmek için gittiler.
Balıklardan biri çok akıllı, ikincisi yarı akıllı, üçüncüsü ise akılsız idi. İçlerinden akıllı olanı, balıkçılar daha ağlarını atmadan oradan hemen kaçtı ve zorlu bir yola koyuldu. O yolu, bütün zahmetlerine tahammül ederek aştı ve sonunda denize ulaştı.
Kendi kendine dedi ki: “Diğer şu iki gafil balıkla iyi ki fikir alışverişi yapmamışım. Muhakkak bunlar, gücümü gevşetirler ve beni zayıf düşürürlerdi. Onların boğazlarına düşkün olmaları, yem ve yiyecek sevgileri, tembellikleri ve bilgisizlikleri yani gafletleri bana da geçerdi. Biri danışacaksa bir diri ile danışmalı ki kendisini de diriltsin.”
O akıllı balık, böyle düşünerek göğsünü ayak edindi de o tehlikeli duraktan nur denizine kadar gitti. Onun hâli, âdeta ardına aslan düşmüş olan bir ceylân gibiydi.
Derken balıkçılar ağı getirdiler.
Yarım akıllı balık bunu gördü, ağzının tadı kaçtı. Birinci balıkla kaçamadığı için çok üzüldü. Ama üzülmenin faydası yoktu. “Eyvah!” dedi. “Ben fırsatı kaçırdım. Nasıl oldu da akıllı arkadaşa yoldaş olmadım! O, ansızın gidiverdi ama o gidince benim de hızla ardına düşmem gerekirdi. Lâkin şu anda onu düşünmeyi bırakayım da kendi kendime bir çare bulayım. Ben, şimdi kendimi ölü göstereyim! Suyun üstüne çıkayım, karnımı yukarı döndürüp sırtımı suya çevireyim de öyle durayım. Kendimi ölmüş göstererek suya bırakıvereyim; ölümden önce ölmek, azaptan emin olmaktır!”
Balık dediği gibi yaptı; sanki ölmüş gibi karnını yukarıya çevirdi. Su, onu bazen aşağıya alıyordu, bazen de yukarıya atıyordu. Tutmak isteyenlerin hepsi de hayıflanıyorlardı. “Yazık!” diyorlardı. “En iyi balık ölmüş!”
Usta bir balıkçı onu tuttu. “Tüh, yazıklar olsun; ölmüş!” diye onu gerisin geriye yere itti. Balık, sıçraya sıçraya gitti ve gizlice kendini suya attı.
Akılsız balığa gelince, o ise hiçbir çare düşünememişti. Öylece balıkçıları seyrediyordu. Sonunda balıkçılar onun olduğu yere ağ attılar. Ağa takılan balık çırpınıp duruyor ve akılsızlığına üzülüyordu.
Fakat onun bu üzüntüsünün kendisine hiçbir yararı olmadı. Balıkçılar onu yakalayıp tavayı hazırlarken o ise akıllı balığa uymadığından ve denize gitmek için gayret etmediğinden dolayı hayıflanıp duruyordu. Kendi kendine: “Buradan kurtulursam bir daha gölde yaşamayıp doğruca denize gideyim.” diyordu. Ama son pişmanlığın ne faydası vardı ki?
Mesnevî’den Hikâyeler
ÜÇ BALIK HİKAYESİ | Mesnevî’den Hikâyeler | Mevlana Celaleddin Rumi
#hikaye #hikayedinle #hikayeler #hikayesaati #sevgihikayeleri #sevgiöyküleri #engüzelhikayeler #duygusalhikayeler #mesnevi
hikaye,hikayeler,sihirli hikayeler,hikayeler masallar,masal hikayeleri dinle,hikayeleri masal hikayeleri,prens ve prenses hikayeleri